DİĞER
"...Selçuk Baran yazınının cezbedici bir yanıdır bu aşılamalar. Bir bakarsınız Morgue Sokağı Cinayetleri’nin gorili bir Baran öyküsüne girip 'Hayrullah' adını alır, bir bakarsınız İnsancıklar’ın Makar Aleksiyeviç’i bir Baran kasabasında biyoloji öğretmenidir, Hoffmann’ın Masalları’nın Olympia’sına benzeyen otomaton kızlar çıkar aniden, beklenmedik yerlerde karşınıza."
K24'ün gelenekselleşen soruşturması: 2020 yılında okuduklarınız arasında, sizi en çok etkileyen kitap hangisi oldu? Kitap 2020’den önce basılmış olabilir, yepyeni olabilir, kurgu ya da kurgu dışı olabilir, Türkçe ya da başka bir dilde olabilir… Bizi ilgilendiren, hangi kitabın sizi nasıl ve ne ölçüde değiştirdiği, etkilediği… Bu soruları çevremizdeki okuyanlara, yazanlara sorduk. Sonuçta, 2020’nin kitaplı bir panoraması çıktı ortaya…
“Sait Faik gibi ruh topografyamızı kurmuş ve böylelikle Türkçe edebiyatın hâlâ aşılmamış 50 Kuşağı’nın yolunu ferahlatmış bir isim adına dün verilen armağanın, Ethem Baran gibi taşranın bir zannedilen-coğrafya olduğunu pırıl pırıl ve boncuklu kelimelerle anlatan bir yazarla buluşması, kutlamayı hak ediyor elbette.”
Hevesi kursağında kalanların, dertlilerin, işsizlerin, eni konu kederli insanların hikâyelerini sakin sakin anlatıyor Hatice Kocabay...
Kadınlarla amansız bir mücadele, anneye özlem ve anneyi kıskanma, kız kardeşe yönelik nefret, baba ile oğulun mücadelesinin arkasına saklanan ama bir o kadar güçlü dinamiklerden...
Isahag Uygar Eskiciyan: O isimler bu toprağın, hunharca katledilen, evlatlarının gerçek isimleri. Bu topraklarda onları yaşatamadık! Öykülerimde yaşattıklarım ise köyümün yarısıdır. Bir yarısı diğer yarısını tam yüzyıl önce yok etmişti
Ethem Baran: Taşra denildiğinde ne kastediliyor, neresi kastediliyor çok tartışıldı, anlaşılan daha da tartışılacak. Edebiyatın tek bir mekânı vardır, o da dil. Ben onun taşrasına düşmekten korkarım
© Tüm hakları saklıdır.
↑ Yukarı çık